İçeriğe geç →

Etiket: seyirlistesi

ATHENA – İNCELEME

Fransa, toplum yapısı itibarıyla iktidara tepkisini sokaklarda koymaya meyilli politik bilinçaltına sahip bir ülke. Fransız İhtilali olsun, 1968 olayları olsun, 2018’deki Sarı Yelekliler Hareketi olsun, toplum olarak kırılma noktalarına sahip tarihi olaylara öncülük etmiş bir örgütlülüğe sahipler. Halk, Fransa tarihi boyunca iktidara tepkisini koymaktan ürkmeden, çoğu zaman iktidarla sokaklarda çatışmaktan…

Yorum Bırak

BETTER CALL SAUL – İNCELEME

Koskoca 6 sezon 63 bölüm… Hatta Breaking Bad de dahil 11 sezonluk maceranın sonunu gözlerim dolu dolu seyrettim. İlk sezonundan beri inanılmaz derecede sevdiğim ve beni hem güldüren hem sinirlendiren hem ağlatan bir sürü karaktere en çok da dünyanın en iyi avukatı Jimmy McGill’e veda etmek gerçekten üzücü oldu. Better…

Yorum Bırak

NOPE – İNCELEME

Yeni dönem korku sinemasının genç yeteneklerinden birisi olan Jordan Peele, korku temasıyla yüzyıllardır çözülemeyen ırkçılık problemini aynı potada eritmesiyle kendine has bir tarz yarattı ilk çıkış filmi Get Out ile. Eleştirmenlerden fazlasıyla olumlu yorum alan Peele’in Get Out filmini ben şu yazıda da bahsettiğim gibi çok da başarılı bulamamıştım. Get…

Yorum Bırak

THE NORTHMAN – İNCELEME (ve EGGERS SİNEMASINA BİR BAKIŞ)

2015 yılında The VVitch: A New England Folktale’i izlediğimde büyülendiğimi hatırlıyorum. Bir ilk filmin bu kadar olgun, teknik bakımdan standardın oldukça üstünde ve senaryosunun da bir o kadar derli toplu olduğunu görünce ister istemez Robert Eggers’ın potansiyelini de az çok anlamış oluyordunuz. Üstelik yine bir yönetmenin bir ilk filmde başrol…

Yorum Bırak

THE MATRIX RESURRECTIONS – İNCELEME

Matrix benim için bambaşkadır. Elbette ilk çıktığı yıllarda Matrix ile tanışan herkes için Matrix bambaşkadır, ancak benim tüm çocukluğumun neredeyse tamamını Matrix oluşturur. Her Pazar günü bıkmadan usanmadan, pazar alışverişini yaptıktan sonra ağabeyimle birlikte oturup Matrix’i yeniden izlerdik. Öyle ki, yüzlerce kez izleyişimizin ardından artık her sahnesini ezbere bilir hale…

Yorum Bırak

MAID (DİZİ) – İNCELEME

Netflix, son 2-3 yıldır o kadar agresif bir şekilde piyasaya yayıldı ki, yapımlarının kalitesinin ne olduğunu zerre umursamadan platformunu on binlerce orijinal yapımla doldurmaya başladı. Haliyle bu agresif yapım tercihi, beraberinde tonla seyir zevki olmayan, ortalama televizyon yapımı kalitelerinin bile çoğu zaman altında, vakit kaybından başka bir anlam ifade etmeyen…

Yorum Bırak

A CHIARA – İNCELEME #filmekimi

Genç yönetmen Jonas Carpignano’nun 3. uzun metraj filmi olan A Chiara, babasının bir mafya üyesi olduğunu öğrendikten sonra zaten ergenliğinden ötürü zirve yapmış olan kişilik bunalımına bir de ailevi sorunlarını ekleyen ve hayattaki yerini keşfetmeye çalışan 15 yaşındaki Chiara’nın hayatından birkaç günlük kesite odaklanıyor. Chiara, filmin açılışında fazlasıyla sıradan, samimi…

Yorum Bırak

DRIVE MY CAR – İNCELEME #filmekimi2021

Japonya sinemasına genç yaşında yeni bir soluk getiren ve kendine has bir anlatım tarzı geliştiren yönetmen Ryusuke Hamaguchi’nin bu sene ekranlara taşıdığı 9. uzun metraj filmi Drive My Car, sene boyunca katıldığı tüm festivallerden fazlasıyla yüksek notlar alan bir Haruki Murakami uyarlaması. Daha önce de Burning filmiyle kısa öykülerinden birisi…

Yorum Bırak

PARIS, 13TH DISRTICT (LES OLYMPIADES) – İNCELEME #filmekimi2021

Sonuç olarak Paris, 13th District iç ısıtan bir öykü anlatmak isterken fazlasıyla soğuk kalmış, Paris je t’aime olmak isterken Paris je t’aime’nin sadece birkaç dakikalık kısmı olabilmiş, ne romantizme ne de sinemaya yeni hiçbir şey söyleyemeyen çiğ, sıkıcı, klişe ve kendini bulamamış bir film. Audiard sineması Dheepan ile girdiği bunalımdan hala çıkabilmiş değil ve belki de bunun sebebi artık Audiard’ın anlatacak yeni hiçbir şey bulamamasına rağmen film çekmeye devam edişi… Böyle olunca da, ortaya sadece entellerin, festivallerin de Fransız sineması aşıklarının Kavak Yelleri olabilecek kadar basit ve risksiz bir yapım çıkıyor.

Yorum Bırak

LAMB – İNCELEME #filmekimi2021

Lamb, 2021 yılı boyunca dünya çapındaki çeşitli festivallerde beklentileri aşarak fazlasıyla ödül toplayan tipik bir İskandinav sineması örneği. Valdimar Johannsson’un yönetmenliğini üstlendiği bu film, soğuk ve tedirgin bir ilişkileri bulunan bir çiftin dağ evindeki rutin yaşamlarına bir gün yepyeni bir üyenin katılmasıyla değişen hayatlarını konu ediniyor. İskandinav sinemasının adeta artık…

Yorum Bırak