TWİN PEAKS 3.SEZON 5.BÖLÜM – İNCELEME

Twin Peaks incelemesini yazmaya başladığımda ilerisini ‘mutlaka dolu olur, her bölüm sinematografi harikası olur, konular akıcı ilerler’ diye düşünmüştüm ama yazmaya başladığıma pişman oldum diyebilirim. Yazacak elle tutulur hiçbir veri yok. Her bölümün en az 20 dakikası Cooper’ı beslemek, giydirmek ve yürütmekle geçiyor. Sigara içen herhangi bir karakterin içişini de başından sonuna kadar izlediğimizi açıklama gereği duymuyorum.

Bu bölümde bin bir güçlükle işe götürülen ve orada da ortalığı birbirine karıştıran, Dougie sanılan Cooper hala kendi benliğine dönebilmiş durumda değil. Heykelin yanında duruş sahnesi bile en az 4 dakika süren Cooper’ın tuvaleti geldiğindeki Sims karakteri tepkileri ve kahve kokusunu izleyişi biraz olsun yüzümüzü güldürdü o kadar.

Dizi çok fazla dallandığı için şu an en az 10 bölümlük konu var; fakat hiçbir konu henüz açıklığa kavuşmuş değil. Bu bölüm, Cooper’ın hapisteki kötü ikizinin telefonla bir yeri arayıp şifreli mesaj vermesi ve birtakım objelerin yok olmasıyla da açıklığa kavuşması gereken sorunlar başlığına bir yenisi daha eklenmiş oldu. İlk bölümlerdeki lise müdürünün akıbeti, bir kere görünüp kaybolan Horne kardeşler, hala ortaya çıkmayan Audrey Horne, yine ilk bölümlerde gördüğümüz Cooper’ın içinden çıktığı cam kutu, Dougie’nin nereden geldiği anlaşılamayan düşmanları ve hatta Dougie karakteri bile başlı başına bir muamma.

Sırf konulmak için konulan Twin Peaks karakterlerinde ise bu bölüm kasabanın en güzel isimlerinden Norma Jennings, Shelly Briggs ve Shelly ile Bobby’nin kızları Rebecca vardı.

Rebecca’nın sorunlu ve uyuşturucu bağımlısı kocasını/sevgilisini ise, eski sezonlardan tanıdığımız Mike Nelson karakterinden iş isterken gördük. Mike’yi de görmek güzeldi.

Dizinin kadrosu o kadar iyi ki, apartmanların güvenlik görevlerinden, Dougie’nin patronuna kadar herkes tanınmış ünlü simalar. Diziye çok emek verildiği apaçık ortada.

Bilinmeyen karakterlere eklenen 3 isim daha var. Bunlardan ikisi; Cooper’ın 425 bin dolar kazandığı kumarhane müdürünü döven ve kumarhane sahibi olduğunu düşündüğüm adamlar. Bir tanesi de sonradan daha çok detaylandırılacağına inandığım, ismi söylenmeyen sigara-adam. Sigara içen adamı, Twin Peaks polislerinden Chad’e de rüşvet verirken görmemiz de daha sonra karakolda çıkabilecek karışık olaylar konusunda bana biraz spoiler verdi diyebilirim.

Cole, Albert ve Preston cephesinde çok büyük gelişmeler yok. Sadece Preston, Cooper’ın fotoğrafına imalı olarak uzun bir süre bakınca, onun da Cooper’a aşık kadınlar ordusuna katıldığı fikrine kapıldım o kadar. Belki yanılıyorumdur, izledikçe göreceğiz (umarım).

Daha önce de çok kez söylediğim gibi, umarım dizi bu girdaptan çıkar, seyircinin sinirleriyle oynamaya bir son verir ve olayları toparlamaya başlar. Tamam, hepimiz gerçekten Cooper’ın aklının henüz yerinde olmadığına ikna olduk. Lütfen onun asansörden iniş sahnelerini artık 4 dakika yapmayın.